Değersizlik Hissi Nedir?
Değersizlik hissi, kişinin kendini önemsiz, değersiz, yetersiz veya sevilmemiş hissettiği bir duygu durumunu ifade eder. Kişinin kendisini negatif bir şekilde değerlendirmesi ve özsaygısının düşük olduğu bir duygu hakimdir.
Bu his, birçok farklı nedenle ortaya çıkabilir ve insanların yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Değersizlik hissi, kişisel deneyimler, çevresel etkenler veya bireyin kendi düşünce kalıplarıyla ilişkilendirilebilir. İşte değersizlik hissinin bazı temel bileşenleri:
1.Özsaygı Eksikliği: Değersizlik hissi, genellikle düşük özsaygı ile ilişkilendirilir. Kişi, kendini değersiz veya yetersiz olarak görür ve bu nedenle kendine güveni azalır.
2.Kendini Eleştirme: Değersiz hisseden kişiler, kendilerini sık sık eleştirirler. Hatalarını veya eksikliklerini vurgularlar ve olumsuz düşünce kalıplarına sıkça düşerler.
3.Sosyal İzolasyon: Değersiz hisseden bireyler, kendilerini dışlanmış veya yalnız hissedebilirler. Bu, sosyal ilişkileri olumsuz etkileyebilir ve izolasyona yol açabilir.
4.Duygusal Zorluklar: Değersizlik hissi, depresyon, anksiyete ve stres gibi duygusal zorlukları tetikleyebilir veya şiddetlendirebilir.
5.Perdeleme Davranışları: Bazı insanlar, değersizlik hissini gizlemek veya hafifletmek için alkol, uyuşturucu madde kullanımı, aşırı yeme gibi zararlı davranışlara başvurabilirler.
İlişkide Kendini Değersiz Hissetmek
İlişkide kendini değersiz hissetmek, partnerinizin sizi sevmediğini veya önemsemediğini düşündüğünüz bir duygu durumunu ifade eder. Bu his özsaygı sorunları, güvensizlik ve geçmiş ilişki deneyimleri gibi faktörlerden kaynaklanabilir.
İlişkide kişinin değer inancı, partneriyle açık iletişim kurması ve hislerini paylaşabilmesi için önemlidir. Değersiz hissediş bazen partnerlerden birinin duygusu olarak gözükse de, iki tarafı da etkileyen bir etkileşim söz konusudur.
Sevilmediğini Hissetmek
Sevilmediğini hissetmek, bir bireyin çevresindekiler tarafından sevilmediğini veya değer görmediğini düşündüğü bir duygu durumudur.
Sevilmediğini Hissetmenin Oluşumu
1.İlgisiz Davranışlar: Çevresindekilerin ilgisiz veya duygusal olarak uzak davranması, kişinin sevilmediğini hissetmesine neden olabilir.
2.İletişim Sorunları: Açık ve samimi iletişim eksikliği, sevilmediğini hissetmeye yol açabilir.
3.Özsaygı Sorunları: Düşük özsaygı, kişinin kendini sevilmeye, değer görmeye inanmamaya itebilir.
4.Geçmiş Deneyimler: Geçmişte yaşanan olumsuz ilişki deneyimleri, sevilmediğini hissetmeye neden olabilir.
Sevilmediğini Hissetmenin Belirtileri
1.İzolasyon: Kendini geri çekme eğilimi göstermek ve sosyal etkinliklerden kaçınma.
2.Duygusal İstikrarsızlık: Depresyon, endişe veya huzursuzluk gibi duygusal zorluklar yaşama.
3.Aşırı Şüpheci Olma: Partnerin davranışlarını sürekli sorgulama ve şüphe duyma.
4.Kendini Savunma: Sürekli olarak kendini açıklama veya savunma ihtiyacı hissetme.
Sevilmediğini Hissetmekle Başa Çıkma Yolları
1.Açık İletişim: Duygularınızı paylaşmak için partnerinizle açık iletişim kurmak önemlidir.
2.Kendi Değerinizi Tanıma: Kendinize değer verme ve özsaygıyı geliştirme çabalarına odaklanmak.
3.Profesyonel Destek: Bir ilişki terapistinden veya danışmandan yardım almak.
Değersizlik Hissiyle Başa Çıkma Yolları
1.Profesyonel Yardım: Bir psikolog veya psikiyatristle çalışmak, değersizlik hissinin altında yatan nedenleri anlamak ve bu duyguyu ele almak için etkili bir yöntem olabilir.
2.Özsaygı Geliştirme: Kendine değer verme ve özsaygıyı artırmak için çaba sarf etmek, değersizlik hissiyle başa çıkmak için önemlidir. Kendinize olumlu söylemler geliştirmek bu süreçte yardımcı olabilir.
3.Olumsuz Düşünce Kalıplarını Değiştirmek: Negatif düşünce kalıplarını fark edip değiştirmek, değersizlik hissinin azalmasına yardımcı olabilir.
4.Sosyal Destek: Aile ve arkadaşlarla açık iletişim kurmak, değersizlik hissiyle başa çıkmak için önemlidir. Destekleyici bir çevre, bu duyguyla daha iyi başa çıkmanıza yardımcı olabilir.
Değersizlik Hissinin Tedavisi Nasıl Yapılmaktadır?
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) ve Psikodinamik Terapi, değersizlik hissinin tedavisinde farklı yaklaşımlar sunarlar. Her iki terapi ekolu da bu duygu durumuyla başa çıkmak için etkili olabilir, İşte her iki terapi ekolünün değersizlik hissinin tedavisine nasıl yaklaştığını anlatan genel bir bakış:
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT):
BDT, duygusal sorunların altında yatan düşünce ve davranış kalıplarını anlamaya ve değiştirmeye odaklanan bir terapi türüdür. Değersizlik hissi tedavisinde şu şekilde işe yarayabilir:
1.Düşünce Kalıplarını Değiştirmek: BDT, kişinin olumsuz düşünce kalıplarını tanımasına ve değiştirmesine yardımcı olur. Değersizlik hissi yaşayan bir kişi, kendini değersiz olarak gören düşüncelerini tanıyarak, bunları daha sağlıklı ve gerçekçi düşüncelerle değiştirmeyi öğrenebilir.
2.Özsaygıyı Artırmak: BDT, kişinin özsaygısını geliştirmeye yönelik beceriler sunar. Kişi, kendi değerini tanımaya ve kendini olumlu bir şekilde değerlendirmeye odaklanır.
3.Davranış Değişikliği: BDT, olumsuz davranışları tanımlamaya ve bu davranışları değiştirmeye yardımcı olabilir. Örneğin, kişi değersiz hissettiğinde başvurduğu zararlı davranışları tanımlayıp değiştirmeye çalışabilir.
Psikodinamik Terapiler:
Psikodinamik terapiler, kişinin bilinçdışı süreçlerini ve geçmiş deneyimlerin bugünkü duygusal sorunlara etkisini incelemeye odaklanır. Değersizlik hissi tedavisinde şu şekilde işe yarayabilir:
1.Bilinçdışı Süreçleri Anlamak: Psikodinamik terapiler, kişinin bilinçdışındaki çatışmaları ve geçmişte yaşanan deneyimlerin bugünkü duygusal sorunlara etkisini anlamasına yardımcı olabilir.
2.Geçmiş İlişkilere Odaklanma: Psikodinamik terapiler, kişinin geçmişteki önemli ilişkileri ve deneyimleri inceleyerek, değersizlik hissinin kökenlerini belirlemesine yardımcı olabilir.
3.Aktarım: Psikodinamik terapilerde, terapistin ve hasta arasındaki transferans (duygusal tepkilerin terapiste aktarılması) ve karşıtransferans (terapistin hastanın duygusal tepkilerine karşılık vermesi) üzerine odaklanılır. Bu dinamikler, değersizlik hissi gibi duygusal sorunları anlamada önemli olabilir.
BDT ve Psikodinamik terapilerin her ikisi de değersizlik hissinin tedavisinde etkili olabilir, ancak tercih edilen terapi türü kişinin bireysel ihtiyaçlarına ve terapistle olan çalışma ilişkisine bağlı olacaktır. Terapist, kişinin durumunu değerlendirecek ve uygun tedavi planını belirleyecektir.
Hazırlayan: Beyza ESEV
Düzenleyen: Sefa ÖZNE
Comentarios